2 Temmuz 2009 Perşembe

ANNEMİ KAYBETTİK!

01/01/1948-30/06/2009

VAROLUŞ SEBEBİM
anneme...

yüreği yufkadır annemin,
göğsüne iğnelediği paslanmış muska
ve yazılanlar kanlı bir tarihin sözcükleridir.
yunakta soyunur yalnızlığından
ve suyla arınır geçmişinden.
acıları gözbebeklerinde
sönmüş bir yanardağ ağzıdır
sunak taşında tokaçlar bütün kirli elbiselerini
öç alır yaşamından.
buruktur gülüşü,esirgeyen ve bağışlayandır.

ve annem yorgun bir kadın imgesidir...


yüreği yufkadır annemin,
terli düşler kurar ve kurduğu düşlerde boğulur.
terle uyanır kan uykularından
ve acıyla dokunur elleri sabaha.
suyu azalan ırmaklar dökülür
alnındaki derin çizgilerden.
gizli yağmurlar biriktirir yüreğinde
bütün kelimeleri besleyen.
baharat kokar avuçları,
okşarken saçlarıma bulaşan o baharat kokusu
ve uzak uzun yollara uğurlarken
arkamdan döktüğü sular gözyaşlarıdır.
buruktur gülüşü,esmer ve kimsesizdir.

ve annem yorgun bir kadın imgesidir...

MUSTAFA KOÇ

Ölüm denen gerçek onu aramızdan zamansız aldı.28 Haziran Pazar gecesi yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması nedeniyle hastaneye kaldırıldı. 30 Haziran Salı akşamına kadar yoğun bakım ünitesinde yaklaşık iki gün ölümle pençeleşti.Ve salı günü saat 19.30 sularında aramızdan ayrıldı.

Yaprak daldan koptu,düştü.Onunla yaşanılan her an bir düş'tü zaten...Gerçek olamayacak kadar güzeldi.

güzelliğin sinmiş
yaşamın bahçesine
bozkırda ısssız
kimsesiz kaldım...

seni çok özleyeceğiz anneciğim...